RSS

ÇEPNİLER VE ÇEPNİ MÜZİĞİ

20 Nis

20.04.2021-BİLKE

Müzik, toplumun kültür değerlerinden biridir. Doğu Karadeniz Bölgesinde yaşayan müzik kültürüne değinelim bu gün. Bir yüksek lisans tezini okuyalım:

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ´ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

DOĞU KARADENİZ BÖLGESİNDEKİ ÇEPNİLER VE ÇEPNİ MÜZİĞİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ
Abdullah AKAT

2006

Tez Danışmanı: Doç. Songül KARAHASANOĞLU ATA

ÖZET
“Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki Çepniler ve Çepni Müziği” adlı çalışmamız dört ana bölümden oluşmaktadır. Çalışmamızın ilk bölümünde tarih araştırmamıza yer verilmiştir. Buna göre sırasıyla Doğu Karadeniz Bölgesi’nde insan varlığının tespit edildiği ilk günden Çepniler’in bölgede gözüktüğü döneme kadar olan kısım ilk bölümde incelenmiştir.

Bölgede yaşayan yerli halklardan, Pont Satraplığının ve bağlı olarak Pontus’un gerçekte ne anlama geldiği konusundan, kolonileşme çağındaki, Büyük İskender dönemindeki, Romalılar dönemindeki Trabzon şehrinden, Türklerin Anadolu’yla ve Doğu Karadeniz Bölgesi’yle kurdukları münasebetlerden, Çepniler bölgede gözükmeden önce bölgede kurulan Trabzon Rum İmparatorluğu ve çevresinde oluşan Türk topluluklarından ve bu arada Gürcülerin paralı askerleri
olarak Trabzon Rum İmparatorluğu’nun kurulmasında ve devamlılığında askeri güç olarak bölgeye yerleşen Kıpçak Türkleri’nden bahsedilmiştir. Kıpçaklara ayrılan bölümde bölgeye kattıkları düşünülen kültürel birikimlerden ve bunların Gagauzlar gibi diğer Türk topluluklarıyla olan bağlantılarından söz edilmiştir.

Ayrıca Kıpçakların Karadenizin kuzey bozkırlarından doğuya ve batıya doğru yaptığı göç hareketinin Balkanlar ve Doğu Karadeniz Bölgesi arasında bir akrabalık bağı kurduğu düşünülen özelliklerine yer verilmiştir.

Çalışmamızın sonraki bölümlerini Çepniler oluşturmaktadır. Çepnilerin kimlik analizi, Anadoludaki faaliyetleri, çevreyle etkileşimleri ve dinsel yapıları üzerinde durulan konulardır. Ardından Çepni müziği ile ilgili araştırmalarımızın
meyvası olan bölüm gelmektedir.

Çepnilerdeki yaylacılık geleneğinin müzikle olan bağlantısını kurduğumuz, kıyı ile yüksek kesimdeki Çepnileri böldüğümüz, kemençenin Çepnilerdeki önemine yer verdiğimiz bu bölümde önce bugüne kadar derlenmiş Çepni bölgesi müzikleri ardından da tarafımızca notaya alınmış yörede ezgiye verilen adıyla gaydeler ele alınarak analiz edilmiştir. Bu bölümün son kısmında da Çepnilerin müzik icrasında kullandığı çalgılar ve Çepnilerin en tanınmış kemençe sanatçıları hakkında bilgilere yer verilerek sonuç bölümüne varılmıştır.

  1. GİRİŞ
    Doğu Karadeniz Bölgesi’nde ilk çağlardan beri var olan yerli halklar, daha sonra bölgeye yerleşen Hıristiyan topluluklar – bu toplulukların biri de Kıpçak Türkleridir- ardından İran’dan gelip yerleşen Çepniler, Selçuklulardan arta kalan ve
    bölgede Rum şehirlerinin etrafını saran diğer Türk beylikleri ve son olarak Osmanlı’nın Trabzon’u fethi ve uyguladığı nüfus iskân politikaları bölgede etnik toplulukların büyük ölçüde erimesine ve ortak bir kültür oluşmasına vesile olmuştur.
    Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki bu büyük karışıma rağmen ayakta kalabilen bir kültür olarak gördüğümüz Çepnilerin tarihi, bölge tarihi ve bölgedeki müzik anlayışı bir bütün olarak değerlendirilip özellikle Çepni müziğini etkileyen faktörler incelenmeye çalışılmıştır.Çalışmamızın amacı bu büyük karışım içinde Çepniler’in yerini ve önemini belirleyebilmek, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde yaşamış veya yaşayan diğer topluluklarla olan tarih içerisindeki etkileşimlerini saptayarak Çepnilerin
    günümüzdeki müzik anlayışını ortaya koyabilmektir.
    Çalışmamıza başlarken ilk olarak Doğu Karadeniz Bölgesi hakkında bir müddet bilgi toparlanıp, kaynak (literatür) taraması yapılmış ve bölge tarihi için önemli sayılan kitaplar okunup incelendikten sonra alan araştırması yapmak için
    2005 yılının Temmuz ayında bölgeye gidilmiştir. Bölgede öncelikle Çepnilerin yaşadığı Görele, Tirebolu ve Şalpazarı’nda incelemeler yapılmış daha sonra Trabzon şehir merkezinde kitapçı, sahaf ve kütüphane kataloglarının taranması işlemi ve elde edilen kaynak kitaplardan kopya alınması işlemi ile devam edilmiştir. Trabzon şehir merkezinde folklor çalışmaları yapan kuruluşlarla görüşmeler sağlanmış bölge hakkında detaylı bilgiler toplanmış, bunlardan sonra bir otçu şenliği zamanı beklenmiş ve Çepnilerin çıktıkları Sis Dağı’nda kutlanan otçu şenliği gözlemlenmek üzere Sis Dağı’na gidilmiştir. Tüm bu aşamalardan sonra Trabzon merkeze dönülerek durum değerlendirilmesi yapılmıştır. İkinci bir kitap taraması yapıldıktan sonra kaset ve CD taramasına geçilmiş Görele’de Picoğlu Osman’a, Durkaya’ya ait
    kopya kasetler bulunarak arşivimize dâhil edilmiştir. Trabzon merkezde de Ali Çinkaya’ya ait bir kaset alınmıştır. Bu arada Sırrı Öztürk ve Kâtip Şadi aynı anda Görele’de bulunmuş ve bu iki büyük usta tarafımızca bir araya getirilmiştir. Bunun sonucunda da tabii olarak ortaya bir atışma çıkmış ve bu atışma da tarafımızdan sesli
    ve görüntülü olarak kayda alınmıştır. Çepni Bölgesi’ndeki incelemelerimiz tamamlandıktan sonra bölgenin diğer
    bölgelerle olan ortaklıklarını ve farklılıklarını görmemiz gerektiğine karar verilerek Akçaabat’a gidilmiştir. Akçaabat’ta Akçaabat Folklor Derneği’nde karşılaştığımız Doğu Karadeniz uzmanı Cavit Şentürk tarafından yönlendirilerek bir takım
    görüşmeler yapılmıştır. Bunun sonucunda Düzköy’ün Işıklar Köyü’ne kadar zurnacı Neşet Bey’in rehberliğinde incelemelerde bulunulmuş, gözlemler yapılmış ve birçok kayıtlar elde edilmiştir. Ardından gittiğimiz Maçka’da Eyüp Eyüboğlu adlı bir kemençe yapımcısı ile görüşülmüş, Saffet Genç gibi büyük bir usta ile görüşme
    fırsatı yakalanmış ve seksen yaşındaki Emin Aydemir’de yaşayan tarih olarak bize Maçka’nın geçmişinden ve folklorundan bahsetmiştir. Buradan daha doğuya doğru geçilerek Rize’ye oradan da Ardeşen’e gidip Lazları inceleme fırsatı bulunmuştur.
    Ardından gerçekleştirdiğimiz Çamlıhemşin ziyaretiyle de Hemşinliler gözlemlenmiş, çalışmamızın bu bölümü tamamlanarak Trabzon’a ve oradan da İstanbul’a dönülmüştür. İstanbul’da yaşayan ustalarla yapılan görüşmeler, buradaki kütüphanelerde ve sahaflarda yapılan katalog taramaları sonucunda çalışmaya temel
    oluşturacak kaynaklara ulaşılmıştır. Çalışmamızın konusunu oluşturan Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki Çepniler,
    ilk defa topluluk halinde 1277 yılında Orta Karadeniz Bölümü’ndeki Sinop dolaylarında görülmüş ve bu tarihten sonra doğuya doğru hareket etmişlerdir.
    Dolayısıyla Doğu Karadeniz Bölgesi’nin Çepnilerden önceki tarihi ele alınacak, Çepnilere kadar bölgede neler olup bittiği ve Çepnilerin kim oldukları, doğuya doğru olan mevcut hareketlerini nasıl gerçekleştirdikleri ve bölgede kimlerle siyasi ilişkiler içinde bulundukları gibi konular çalışmamıza bir zemin oluşturacaktır.
 
Yorum yapın

Yazan: 20 Nisan 2021 in Genel Kültür

 

Etiketler: , , ,

Yorum bırakın