13.05.2024- A. Yaşar SARIKAYA
fOTO: Çapa Öğretmen Okulu
Gözde büyütülen değerler vardır. Toplum normlarında onay bulan, gerçekle ilişkilendirildiğinde ise hiç bir etkisi olmayan. Çocuklar ve gençler de arkadaş çevresinden çokça etkilenirler. Kendi aralarında, büyük ve küçük olarak benimsedikleri değer yargıları vardır yaşamlarını etkileyen.
İnsanlar hep böyledir, omuzdaki apoletten, makamdaki ünvandan, üstteki giysiden, alttaki arabadan güç alır değil mi? Uygarca yaşamak için teknolojinin sunduğu yeniliklerden yararlanarak insanca yaşamak çok güzel. İnsanca yaşamın bunlardan başka kuralları yok mu ne dersiniz?
FOTO: Aydın Ortaklar Köy Enstitüsü
Burnu kanayan küçük bir çocuğun burnunu temizlemek öğretmeni alçaltır mı? Başı dönen ve kusan bir çocuğun yardımına koşarak, gömleğini tutan ve pisliği dert etmeyen okul müdürünü bu davranış küçültür mü? Ben müdürüm o tür işleri yapamam demek onu büyütür mü?
Siyasete bakalım. X partisi şemsiyesi altına girenler, yüce partinin yüce taraftarları mı olurlar? X başlığında tüm partiler düşünülebilir. Büyük olarak nitelenen her ne olursa olsun, İNSANİ DEĞERLER anlamında dolu olmadıkça ne işe yarar? Sosyolojik olarak gruplaşmadan nemalanmak ve sosyalleşmekten başka.
Başlık ile bir ilgi kuramadık diyenleri duyar gibiyim. İlkokul yıllarında örnek aldığım, değerli öğretmenlerimiz vardı. Bu günün kolej eğitimi seviyesinde eğitim almıştık onlardan. Çapa mezunu olan öğretmenlerimiz, Köy Enstitüsü mezunları ile kendilerini bir görmezlerdi. Büyüklük ve küçüklük anlayışı burada da karşıma çıkmıştı.
Kültür araştırmalarımda, söyleşilerimde öğretmenlerin çoğu ile görüşme fırsatı yakaladım. Çapa mezunları, biz kent merkezinden Çapa Öğretmen Okuluna gittik. Onlar ise köy okullarından gittiler, bizim eğitimimiz daha üstündü. Bir cümle değildi anlatılanlar. Anlattıklarının ayrıntılarına girmek yerine, konuya EMEK açısından bakmak gerektiğini düşünüyorum.
Köy Enstitüsü mezunları, köy ve köylü için çok yönlü eğitim öğretim örnekleri sunuyorlardı. Okul arazisinde tarım yapıyor, inek bakıyorlar, köye yenilikleri getirmek için iradeleriyle, beden güçleri ile çabalıyorlardı. Kent merkezindeki öğretmenlerin, şık giyimleri, makyajları ile yarışabiliyorlar mıydı bilmiyorum. Bildiğim tek şey, EMEK karşılığını bulmalıydı.
Bu yolda doğru adımlar izlenmeli, büyük ve üstün anlamları yüklenenlerin esiri olmamalıyız.