RSS

18 MAYIS SİNOP’UN BAYRAMI BU GÜN

18 May

18 MAYIS 1919- BİLKE

Bu gün BİLKE olarak sahilde BANDIRMA VAPURU ve ATATÜRKÜN Sinop’a gelişini andık. Her yıl 19 MAYIS kutlamaları arasına alınmasını diliyoruz. Dernek Başkanımız, “18 MAYIS SİNOP için önemlidir, Yıl 1919’dur. Vatan işgal edilmiş, halk yoksuldur. Bandırma Vapuru 18 Mayıs günü Sinop limanındadır. Atatürk o gün Sinop’tan kara yolu ulaşımı için bilgi toplamıştır. Sinoplu halk ile görüşmüş ve bilgi almıştır. Eğer Sinop  kara yolu, ulaşıma elverişli olsa idi Kurtuluş Savaşı Sinop’tan başlamış olacaktı” dedi.  

Başkan sözlerine şöyle devam etti: Türk Milleti bu savaşı 1919 koşulları içinde, sahip olduğu değerler ve kültür birikimi ile kazanmıştır. 12- 13- 14- 15 yaşında, Sinop köylerinden askere ve cepheye giden çocuk erlerin bilgileri BOA kayıtlarında mevcuttur. Nüfus oranına göre, Sinop Kurtuluş Savaşında en çok şehit veren iller arasındadır. Şehitler, er çocuklar , öksüz ve yetim kalanlar, cepheye gidip yıllarca savaşlarda can verenler, gidip de dönmeyenler, mezarları bile olmayanlar anısına SİNOP bu günü Sinop Kurtuluş Anıtı dikerek yaşatmalıdır.

Bu gün BANDIRMA VAPURU Sinop limanında demirliyor. Aynı vapurda, padişahin emriyle Sinop’ta Mutasarrıf olarak görevlendirilen Mazhar Tevfik Bey de bulunuyor. M. Tevfik Bey, bir kayıkla Sinop’a çıkıyor. Vapur o gece Sinop’ta kalıyor. M. Tevfik Bey’in vapurdan gidişinden sonra, tebdil-i kıyafetle Sinop’a inen Atatürk, Kurtuluş meşalesinin Sinop’tan yakılması ve başlatılması ile ilgili araştırmasını hükümetten gizliyor ve İleri gelenlerle konuşarak, olumlu ve olumsuz tepkilere tanık oluyor. Yol durumunu ve coğrafi yapıyı da göz önünde bulundurarak Samsun’a çıkmaya karar veriyor.

Dernek Başkanımızın kaynaklardan aldığı bilgilere göre;

Mustafa Kemal Paşa, Dokuzuncu Ordu Müfettişliği’nin 18 kişilik kadrosuyla vapurda idi. Müfettişlik kadrosunda şu isimler bulunuyordu: Üçüncü Kolordu Kumandanı Miralay Refet Bey, Müfettişlik Kurmay Başkanı Miralay Kazım Bey, Birinci Şube Müdürü Hüsrev Bey, Topçu Kumandanı Binbaşı Kemal Bey, Miralay Doktor İbrahim Bey, Binbaşı Doktor Refik Bey, Başyaver Yüzbaşı Cevat Bey, Yüzbaşı Mümtaz Bey, Yüzbaşı İsmail Hakkı Bey, Yüzbaşı Ali Şevket Bey, Yüzbaşı Mustafa Bey, Üsteğmen Hayati Bey, Üsteğmen Abdullah Bey, Üsteğmen Hikmet Bey, Asteğmen Muzaffer Bey, Şifre Katibi Faik Bey, Şifre Katibi Memduh Bey vardı.

M.Şakir ÜLKÜTAŞIR, Türk Kültürü 5. cilt , sayfa: 30’da diyor ki;
“17 Mayıs 1919 Cumartesi sabahı İnebolu’ya varıldı. Fakat Mustafa Kemal kasabaya çıkmadı. 18
Mayıs Pazar günü öğle vakti Sinop limanına giren gemi, alelusul pratika verdikten biraz sonra,
Mustafa Kemal şehre çıktı ve burada Sinop’un ileri gelenleriyle görüştü. Sinop’ta Pontus Cemiyetinin
bir şubesi vardı. Başlarında Eczacı Vasil bulunuyordu. Paşa bunların faaliyeti hakkında malumat aldı.
Konuşmalar sırasında müstakbel bir mukavemet için, huzurundakileri uyarıcı bazı sözler de söyledi.
Çok heyecanlı idi. Bir an evvel Samsun’a varmak istiyordu. Akşam saat 20 den sonra Sinop
limanından demir alan, yani kalkan Bandırma vapuru, Gerze ve Bafra sahilleri boyunca Samsun’a
doğru ağır ağır ilerlemeye başladı. Bütün gece seyrine devam etti. Mustafa Kemal, gemide iki gece
hiç uyumamıştı. Üstelik pek az şey yemiş ve mutadı veçhile mütemadiyen sigara içmişti.”

***

F.Rıfkı ATAY-ATATÜRK’ÜN BANA ANLATTIKLARI 1914-1919 kitabı sayfa, 141-142 diyor ki;
…………….Beynimden bir şimşek geçti: Tutabilirler, sürebilirler, fakat öldürmek! Bunun için beni
Karadeniz’in coşkun dalgalan arasında yakalamak lazımdır. Bu ihtimal mantıki idi. Ancak artık benim
için yakalanmak, hapsolmak, nefyolma, (sürülmek) düşündüklerimi yapmaktan menedilmek, hepsi
ölmekle müsavi idi. Hemen karar verdim, otomobile atlayarak Galata rıhtımına geldim. Baktım ki
rıhtıma yanaşmış olacağını sandığım vapur, uzaklardadır. Sandallarla vapura gittik. Kaptana yola
çıkmak için emir verdimse de Kızkulesi açıklarında muayeneye tabi tutulduk. Birkaç ecnebi zabit ve
askeri bizi yoklayacaklardı. Muayene uzayıp gitti. Gelip gidildiğine göre acaba bunlarla şehirdekiler
arasında bir muhabere mi vardı? Maksat beni tevkif etmekse, bütün bu şeylere lüzum yoktu,
sıkılıyordum. Bir kararsızlık da olabilir, diye düşündüm. Bundan istifade edebilmek için kaptana
hareket hazırlıklarını çabuklaştırmasını söyledim. “Yirmi yedi yıllık ihtiyar kaptan demir aldırmaya
başladı. Ben kaptan yerinde idim. Zabit ve askerler dışarı çıktılar. Hareket ettik. Karadeniz
boğazından çıkarken, kaptana tehlikeli ihtimalleri anlattım. Cevap verdi:

– Ne aksi, dedi, bu denizi pek iyi tanımam, pusu!amız da biraz bozuk… “
Mümkün olduğu kadar kıyılan takip etmesini tavsiye ettim. Çünkü bundan sonra benim tek istediğim,
Anadolu’nun bir kara parçasına ayak basmaktan ibaretti. “Sahili takip ede ede evvela Sinop’a geldik.
Kasabaya çıktım. Oradakilerle görüşerek, Samsun’a kolaylıkla gidilebilecek yol olup olmadığını
soruşturdum. Maatteessüf yokmuş! Çok zorluk çekecek ve günlerce yollarda kalacaktık. Bilmem
neden, Samsun’ a bir an evvel ayak basmak için o kadar acele ediyordum ki zaman kaybetmektense
tehlikeye göğüs germeyi tercih ettim. “Tekrar Bandırma vapuruna bindik. Aynı tertipte seyahat
ederek, nihayet Samsun Limanı’na vardık! “

***

” Ergun HİÇYILMAZ-İsyan Adımdır Benim” kitabında diyor ki”;
“Bandırma Vapuru’nun hareket halinde olduğu tarihte İngilizler 100 kadar asker ve harp malzemesini Samsun’a çıkarmıştı (17 Mayıs 1919). Bandırma Vapuru önce Sinop’a gelmiş ve Samsun’a karayolu ile geçilmesinin imkanı aranmıştı (18 Mayıs). Ancak güvenlik sebebiyle tekrar vapura dönülecek ve Bandırma, Samsun’a müteveccihen demir atacaktı.”

Sinop yerel gazetecilerimizden Sayın Mustafa GENÇ ve sevilen dahiliye doktorumuz Sayın Burhan
ŞENDİL, Atatürk’ün 18 Mayıs günü Sinop’a geldiğinde yaşananları kaynak kişilerin anlatılarından
dinleyen tanıklardır.
Aşağıdaki linkte, Mustafa GENÇ 18 MAYIS 1918 günü Atatürk’ün 18 Mayıs 1919’da Sinop’ta gezdiği sokakları ve konuştuğu kişileri anlatıyor:

BİLKE YORUM: Sinop bu gün anısına KURTULUŞ ANITINI hak ediyor. Sinop’un, nüfus oranına göre Kurtuluş Savaşında en fazla şehit veren iller arasında olduğu unutulmamalı. Böyle bir anıtı, akın akın er olarak cepheye giden çocuk yaştakiler için; adları unutulmuş, mezarı bile olmayan şehitler için, yoksulluk içinde öksüz ve yetim kalan bebekler için, olmadık yaşam öyküleriyle hayatta kalmaya çalışan kadınlar için yapmalıyız. Atatürk’ün Sinop’ta bir hareket başlatmasına İngiliz yanlılarının engel olma çabaları sözlü anlatılar arasında dilden dile dolaşıyor.

UNJUTMAYALIM, Sinop için BAYRAM BU GÜN.

 
 

Etiketler: , , ,

Yorum bırakın