20.05.2024- BİLKE

Neyzen Tevfik, parası olmadığı halde aç olduğu için ciğerciye girer ve iki porsiyon ciğer yer sonra da garsonu çağırarak parasının olmadığını, sonra vereceğini söyler.
Şef garson kabul etmez, ya parayı verirsiniz
ya da bu gün bulaşıkları siz yıkarsınız der.
Neyzen :
-“Öyleyse arka sokakta bir dostum var, bir pusula yazayım ona götürün parasını o verir”
Şef garson :
-“Tamam ben giderim”
Şef garson arka sokaktaki kişiyi bulur ve;
-“Efendim, bu pusulayı size Neyzen bey gönderdiler”
Neyzenin dostu, pusulayı okuyunca tebessüm eder ve kaç porsiyon ciğer yediğini sorar.
Garson :
-“İki porsiyon efendim”
Dost, üç porsiyon parası vererek:
-“Bir porsiyon daha yesin”
Şef garson meraklanır:
– “Efendim çok merak ettim, pusulada ne yazdığını söyleyin.
Dost pusulayı uzatır.
İki satır yazı vardır.:
-“Dağladı ciğerci ciğerimin yarasını ciğerparem veriver ciğercinin parasını” ALINTI- EDEBİYAT SEVGİSİ
BİLKE YORUM: Kim bilir kimin kim olduğunu? Dindarım diyenin dinle ilgisi olmayınca. Eşitlikçiyim diyenin ezenden farkı olmayınca. Öyle değil mi, kim bilir kimin kim olduğunu? Kim bilir Neyzen’in kim olduğunu. Sözler zamanı aşıp düşündürmüyorsa.
Yağıyor bilmiş bilmiş herkesten emirler; sağanak, sağanak gökten yağarcasına. Neye yarar, damlalar toprağa değip, tohum uyanmadıkça.