RSS

Etiket arşivi: eğitim sistemi

65 YIL ÖNCE ERZURUM’DA YAPAY ZEKA KONFERANSI

23.03.2024- TÜBİTAK Bilim ve Teknik Dergisi Cahit Arf Özel Sayısı

Cahit Arf bundan 65 yıl önce Erzurum’da Yapay Zeka üzerine konferans vermiş. 65 yıl önce! Konferansın yayıncısının ismine bakınız: “Üniversite Çalışmalarını Muhite Yayma ve Halk Eğitimi Yayınları”

1910 yılında Selanik’te doğan Cahit Arf, ilkokulu o yıllarda sultani adı verilen liselerin ilk kısmında okumuş, daha beşinci sınıftayken tanıştığı genç bir öğretmen onun matematikle ilgilenmesini sağlamıştır. Lisenin orta kısmına geldiğinde artık okul arkadaşlarının çözemediği matematik sorularını çözen Cahit Arf’ın bu yeteneği ailesi ve hocalarının dikkatini çekmiş ve Paris’teki St. Louis Lisesinde okumak üzere
ailesi tarafından Fransa’ya gönderilmiştir.

Üç yıllık lise tahsilini iki yılda bitirip Türkiye’ye geri dönen Cahit Arf o sıralarda Türk hükümeti tarafından yüksek öğrenim görmek üzere sınavla Avrupa’ya gönderilecek aday öğrenciler arasına
alınmıştır. Bu sınavı kazanan Cahit Arf Fransa’ya geri dönüp birçok bilim adamının yetiştiği okul olan École Normale Supérieure’e kaydolmuştur. Yükseköğreniminden sonra Türkiye’ye geri dönen Arf, bir süre Galatasaray Lisesinde hocalık yapmış ve sonra doçent adayı olarak İstanbul Üniversitesi
Matematik Kürsüsü’ne geçmiştir. 1937 yılında doktorasını yapmak üzere Göttingen
Üniversitesi Matematik Bölümü’ne giden Cahit Arf’ın bu üniversitede yaptığı doktora
çalışması onun dünya çapında tanınmasına yol açmıştır.

Cahit Arf matematik dehalarının bile çok zor dediği bir konu üzerinde tek başına çalışmış ve bir buçuk yıl içinde konusu “non-commutative Class Field” olan doktorasını tamamlamıştır. Bu çalışmadan elde edilen sonuçların bir kısmı literatüre “Hasse-Arf” teoremi olarak geçmiştir. Doktora tezini 1938 yılında bitiren Cahit Arf bir yıl daha Göttingen’de çalışmalarını sürdürmüş, bu dönemde de dünya literatürüne
“Arf Invaryantı” adıyla geçen, cebirsel ve diferansiyel topolojide büyük önem taşıyan
bir çalışmaya imza atmıştır.

1938’in sonunda Türkiye’ye üniversitesine geri dönen Arf 1943’te profesör, 1955’te ordinaryüs profesör olmuştur. 1962 yılına kadar üniversitede çalışmalarını sürdüren Cahit Arf o yıllarda bir yıllığına misafir profesör olarak Maryland Üniversitesine gitmiş ve ayrıca Mainz Akademisi muhabir üyeliğine seçilmiştir. 1960 yılında Çekmece Nükleer Araştırma Merkezi’ni kurmak üzere görevlendirilen Cahit Arf
1962’de üniversitedeki görevinden ayrılmış ve bir yıl kadar Robert Kolej’de ders
vermiştir.
TÜBİTAK’ın kuruluş ve gelişmesinde büyük emekleri olan Cahit Arf 1963-1967 ve 1967-1971 yıllarında TÜBİTAK’ın Bilim Kurulu başkanlığını yapmıştır. Cahit Arf matematiğe yapmış olduğu köklü katkılarından dolayı 1974’te de TÜBİTAK Bilim Ödülü’ne layık görülmüştür.

1964-1966 yıllarında Princeton’da Institute for Advanced Study’de çalışmalarını sürdüren; daha sonra California Üniversitesinde misafir öğretim üyeliği yapan Cahit Arf 1967’de Türkiye’ye dönüp ODTÜ Matematik Bölümünde çalışmaya başlamış ve 1980 yılında bu üniversiteden emekli olmuştur.
1980 yılında İTÜ ve Karadeniz Teknik Üniversitesinin, 1981 yılında ODTÜ’nün onur doktoralarını alan, 1993 yılında Türkiye Bilimler Akademisi Şeref Üyeliğine seçilen Cahit Arf 4 Şubat 1994’te de Fransa’da Commandeur des Palmes Académiques Ödülü’ne layık bulunmuştur.
Ülkemizde matematiğin simgesi haline gelen Ord. Prof. Dr. Cahit Arf 26 Aralık 1997’de vefat etmiştir.

http://www.biltek.tubitak.gov.tr/bdergi/ozel/arf/default.html

BİLKE YORUM: Cumhuriyet Eğitim Seferberliğinde yayınlanan “Halk Eğitimi Kitabı”, yıllar önce yapay zekayı konu ediyor. Hedef, bilimin aydınlığından herkesin eşit olarak faydalanması. Halka dönük, halk ile beraber, halk için yapılacak çalışmalara örnek çalışmalar. Yayınlanan kitaplar, bilişim çağında olmamıza rağmen, hala bu güne hitap ediyor. Bu eğitim sistemi, dünyaya örnek olmuştur. Yeniden aynı sistemle buluşmak dileğiyle.

 
Yorum yapın

Yazan: 23 Mart 2024 in Eğitim

 

Etiketler: , , , , , , , ,

BİZ NEREDE HATA YAPIYORUZ?

15.02.2021-BİLKE

Etik değerleri kazanmadan her şey oluyoruz maşallah. En iyi muhalefet, en iyi yandaş, en iyi eleştirmen gibi daha birçok şey. Bu kadar EN İYİ varken, acaba neden başaramıyoruz? İşsizlik çok üretim yok; tarım alanları çok, tarım yok. Olaya bütünsel baktığımızda, ne sadece iktidarları, ne de sadece muhalefetleri suçlamak doğru görünmüyor.

Finlandiya Eğitim Sistemi dünyaya örnek bir eğitim sistemi. Küçük yaşta çocuğa bilinç eğitimi veriliyor. Bu, farkındalık eğitimidir. Biz bu noktada hata yapıyor olmalıyız. Aile kendi başaramadıklarını çocuklarında uygulayarak meslek seçiminde bile kendi istediği mesleği dayatıyor. Baskıcı ve dayatmacı eğitim ne kadar başarılı olabilir ki?

Liselerde, öğretmenlerin siyasi eğilimlerine göre gruplaşmalar yapılıyor. Karşıtlıktan beslenen, düşmanlık duygularını geliştiren bu yöntem de başarı sağlamıyor. Öğrenci bilinçli olmadığından bu kesinlikle FARKINDALIK EĞİTİMİ olmuyor. Eğitim sistemimizdeki düzenlemeleri yapacak iktidarlara ihtiyacımız var.

Çocuklar ve gençler, önce kendinin farkında olmalı ve özgür karar verme yetisini kazanmalıdır. Farkındalık sahibi özgür bireyler, kendine ait hayat görüşüne sahip olurlar. Kendileri üretmeyenler, başkalarının ürettiği verilerin, fikirlerin etkisi altına girerler. Toplumda değer gören culuk, cılık, cilik gibi akımlar da bireyi aidiyet baskısı altına alan akımlardır. Etik değerleri kazanan bireyler ise seçme hakkının kişi ve toplum için ne kadar değerli olduğunu bilir. Kendini doğru ifade ederler.

Eğitim sistemindeki hatalar, kişinin tüm seçimlerine yansımaktadır. Eğitim sistemimiz, bireylere ETİK DEĞERLER kazandırmalıdır. Y.SARIKAYA

Prof. Dr. Ioanna Kuçuradi’den ‘’İnsanca Yaşam için Değerler Eğitimi’’

“Mesleki normlar, günlük hayatında insan davranışlarında kullandığı, yalnızca onu gerçekleştiren için anlamlı olan eylemler, toplumun veya geleneklerin getirdiği eylemler evrensel etik değerler olarak kabul edilemez. Burada tüm toplamda bir kavram karmaşası oluşmuştur. Felsefik etik değerler ile ahlaki normlar birbirleri ile karıştırılmamalı”

“Kişilerin değerleri yani dürüst olmak, adil olmak, doğruluk değerleri kişilere ilişkin normlar olurken etik sevgi, anlayış gibi değerler evrensel nitelikte olabilmelidir. Ahlaki normlar yasaların yapılmasında, meslek normlarının belirlenmesinde kullanılır. Ancak etik değerler, insan hakları örneğinde olduğu gibi, ırklardan, dillerden mezheplerden kültürlerden bağımsız değerler bütünü olarak karşımıza çıkar. Bu değerler ile davranılmaması bizi toplumda zor durumda bırakmaz veya yasaya aykırı olmaz. Ancak etik değerlerin dışında olabilir. Etik değerler insanın onurunu oluşturur. İnsan onuru ise, insan türünün en başta etik başarıları ve bilincini oluşturur.”

“Birey, çocukluğundan itibaren etik değer bilgisi ile eğitilebilir ve yaşamında bu değerleri kullanmaya alıştırılabilir. Eğer yaşamı etik değerler ile  sürdürmeye karar verdiyseniz gerekli olan bu bilgidir. Normlara göre hareket etmenin ötesinde değerler bilinci ile hareket edebilecek bir eğitim verilmelidir. Ancak bunun için bu eğitimi verecek olan öğretmenlerin de etik değerler bilinci ile yetiştirilmeleri gerekmektedir”

 
Yorum yapın

Yazan: 15 Şubat 2021 in Eğitim

 

Etiketler: , , , ,