Besime Ninem “Konşu” derdi, doğrusu da Komşu değil Konşu’dur. Türkler kendilerini “Konar Göçer” şeklinde ifade eder. Bu bağlamda Kon fiili toprağa yerleşmek anlamında kullanılır. Uçan kuşların yere Kon-ması gibi “Göçer” Türkler de Kış mevsimini geçirmek için Toprağa Kon-arlar.
Konak ve Konşu kelimeleri de Konmak fiili ile bağlantılı isimlerdir. Gece Kondu Türk insanının ürettiği bir tabirdir. Memleketinden Göçüp gelen gariban insanlarımızın alel acele gece vakti Kondurduğu derme çatma evlerdir. Hoş ben o çocukluğumdaki Gecekonduları en lüks eve değişmem. Çağımızda popüler bir kelime olan Konum ise Sizin Konumlandığınız yani Konduğunuz yeri belirtir.
Yükseklere çıkıldıkça mimaride estetik kaybolur bilgisine, ekleyeceğim notlar olacak. Orta ve Batı Karadeniz Bölgesi göçerleri, neden yüksek dağlık bölgelere yerleştiler sorusunu sormalıyız kendimize? Göç mağdurlarının en büyük kıyımı, en acımasız olayların tanıkları, ölülerini yolda, derede, tepede, ormanda mezar bile yapamadan bırakarak zorunlu dağlara yerleşen topluluklardır çünkü. Acilen ev yapmalı, başını sokmalıdır. Yüz yılların mağduriyeti, genetik olarak insan beyninde nesilden nesile ne büyük hasarlar bırakmış olmalı ki, bu sorunlarından bihaber olanlar çoktur. A.Y.SARIKAYA –Bir İnci Memleketim( GÖÇ DETAYI)
SİNOP’UN KÜLTÜREL COĞRAFYASI(Seyfullah GÜL)
Sinop tarihini belgeleyen sivil mimarlık örneği yapıları il merkezinde Tuzcular Caddesi, Kemalettin Sami Paşa Caddesi, Yüksek Kaldırım ve Kuru Çeşme sokakta eski dokularını korumaktadırlar. Yine tarihi Ayancık evleri ile kestane ağaçlarından yapılan bir veya iki katlı, taş çatılı ahşap oyma süslemeleri olan köy evleri önemli sivil mimari örnekleridir. Yöre sivil mimarisinde tarihi Boyabat evlerinin de önemli bir yeri vardır. Boyabat Kalesi çevresindeki tepelerin yamaçlarına ve eteklerine yerleşmiş olan bu evler kale manzaralarıyla dikkat çekmektedir. Türkeli’ndeki tarihi Kirtoz ve Kirtozaltı evleri yörenin ahşap mimari tarzını yansıtan örnekler taşımaktadır.
TUZCULAR CADDESİ
Yine geçirdiği üç büyük yangına rağmen Gerze, sivil mimari özelliğine sahip yapılarıyla dikkat çekmektedir. Sinop’taki sivil mimari örneği yapıların önemli özelliği işlevleridir. Bu yapıların yer seçimi, kullanılan malzeme, kat ve oda sayısı, bahçe düzeni vb. dikkate alınan her özelliğinde ev sahibinin ekonomik durumu ve yaşam biçiminin etkisi görülür.
GERZE YANGINI
Batıda Türkeli’den başlayıp doğuda Gerze’ye kadar uzanan Karadeniz kıyı kuşağı, Sinop merkez ilçe ve iç kesimde Boyabat yöresinde konak olarak nitelenen mimari yapılarda ön plana çıkan özellik estetik ve manzaradır. Kıyıdan uzaklaştıkça estetik kaygı daha geri planda kalmıştır. Ancak bu yöredeki diğer sivil mimari yapıların estetik ve incelikten uzak olduğu anlamına gelmez. Bu yapılar çoğu çağdaş tasarımda olmayan birçok mimari özelliğe sahiptirler. Sivil mimarilerin yapımında görev alan yöre ustaları her biri bir mimar ve mühendis olmasa da yılların verdiği deneyimle konutları bir nakış gibi işlemiş, konutta hem kendi becerisini hem de konut sahibinin arzu ve isteklerini bir sentez şeklinde ortaya koymuştur. Yöredeki sivil mimari yapılarında işlevden sonra gelen ikinci unsur mahremiyettir.
Türk İslam kültürünün önemli etkilerinin görüldüğü bu yapılarda yöre halkının inanç, gelenek ve görenekleri evin her bölümünde yerini almıştır. Meskenin yapılacağı yerin seçimi, mesken planı, avlu, cephe düzeni, odalardaki abdestlikler ile pencerenin baktığı yönün seçimi gibi birçok özellik buna örnek olarak gösterilebilir.