RSS

Etiket arşivi: köylü

TARİHİN EN ONURLU İSTİFASININ HİKÂYESİ

10.11.2025- Sedat Kaya

Antik Roma’nın en büyük dersi, bir savaş değil, bir istifa hikâyesidir. Ve o hikâyenin kahramanı bir imparatordu: Lucius Quinctius Cincinnatus.

MÖ 458 yılıydı. Roma Cumhuriyeti henüz genç, iç kargaşa derin, sınırlar tehdit altındaydı. Aequi kabilesi Roma ordusunu kuşatmış, şehir paniğe kapılmıştı. Senato çareyi olağanüstü yetkilerle bir diktatör atamakta buldu. Elçiler, Cincinnatus’u tarlasının başında buldular. Üzerinde yıpranmış bir tunik, elinde saban…

Tiber Nehri kıyısında, sessizce lahana yetiştiriyordu. “Devlet seni çağırıyor” dediler. Adam sabanını toprağa sapladı, yüzündeki teri sildi ve hiç tereddüt etmeden Roma’ya gitti. Sadece on altı günde düşmanı bozguna uğrattı. Roma kurtuldu. Halk onu yüceltti, senato iktidarını sürdürmek istedi.

Ama o, yetkiyi devretti. Savaşın ardından kılıcını bir köşeye koydu, sabanını yeniden eline aldı. Ve şöyle dediği rivayet edilir.

“Bir insanın toprağa dönebilmesi, en büyük zaferdir.”

Cincinnatus’un hikâyesi Roma’da “virtus” yani erdemin sembolü oldu. O, gücü eline aldığında ona teslim olmayan adamdı. Bugün iktidar, dünyanın her yerinde tutkuyla aranan bir zehir gibi dolaşıyor. Kimse vazgeçmek istemiyor. Oysa Cincinnatus, tarihe “bırakabilen insan” olarak geçti.

Livy, Roma tarihini anlatırken onun için şu cümleyi kurdu.

“Görev onu buldu. O, görevi değil.”

İşte bütün fark burada. Birçok insan görevi ister. Bazıları görevin arkasına saklanır. Ama çok azı, görev bitince çekilir. Yüzyıllar sonra Amerika Birleşik Devletleri’nde Ohio’da bir şehir kuruldu: Cincinnati. Adını bu Roma çiftçisinden aldı. George Washington da devrim sonrası çiftliğine dönünce “modern Cincinnatus” diye anıldı.

Tarihte iktidardan çekilmenin bir erdem olduğu çağlar yaşanmıştı. Bugün ise çekilmeyi değil, çökmeyi bilenler baş tacı. Lahana tarlaları yerini saray bahçelerine bıraktı. Ama hâlâ bir yerlerde, bir sabanın iziyle insan kalbinin onuru çiziliyor. Roma’nın mermer salonları yıkıldı, ama Cincinnatus’un tarlası hâlâ yeşil. Çünkü orada bir lahana değil, erdem yetişti. “Gerçek hükümdar, sabanını bırakıp tahta oturabilen değil, tahttan inip halkın arasına dönebilen insandır.”

 
Yorum yapın

Yazan: 10 Kasım 2025 in Eğitim

 

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , ,

ERKEKSEN KÖTÜYÜM DE BAKALIM!

08.11.2024- Murat ÖZ

Bir kamyonun Çarpmasıyla yaralanmış olan çiftçi Mehmet amca kazadan sorumlu tuttuğu taşıma şirketine dava açıyor. Mahkeme salonunda şirketin avukatı ile Mehmet Amca karşı karşıyalar, ve Avukat soruyor :

– Ama siz kazadan sonra gelen polis memuruna “ben çok iyiyim” demediniz mi?”

– Anlatayım ağam; Ben bizim eşeği gasabada satışa götürmek üzere gamyonetime bindirmiştim ki…

– Bırakın ayrıntıları Memet Bey, siz sadece soruma yanıt verin: Siz, kazadan hemen sonra gelen Polis memuruna “ben çok iyiyim” dediniz mi, demediniz mi?

– İşte anlatıyom ya Avukat bey; eşeği gamyonete yüklemiş, yola çıkmıştım ki…

Avukat tekrar adamın sözünü kesti ve Hakime dönerek:

– Sayın hakim, size olayın tam olarak nasıl gerçekleştiğini davacının kendi ifadesi ile almaya çalışıyorum ama, soruma yanıt vermiyor. Bu bey, kazadan hemen sonra olay yerine ulaşan polis memuruna ifadesinde “çok iyi” olduğunu söylemiş. Kayıtlara geçmiş. Şimdi, aradan kaç hafta sonra müvekkilime dava açıyor. Ben bu davada, bu şahsın mahkemeyi yanıltmaya çalıştığına inanıyorum. Lütfen, sadece soruya yanıt vermesini söyler misiniz? Hakim çiftçinin hikayesiyle ilgilenir gibiydi:

– Eşek hakkında söyleyeceklerini merak ettim aslında; Bırakalım da anlatsın….

Memet amca Hakime teşekkür ederek devam etti:

– İşte dediğim gibi, sayın Hakimim, tam eşeğimi gamyonetime bindirmiş şehre doğru gidiyodum ki, bu şirkete ait gucuman bi kamyon, “DUR” tabelasına aldırmadan üzerime sürdü ve bize çarptı. Ben yolun bi yanına fırladım, Garagaçan bi yana… Nasıl kötüyüm, nasıl kötü, anlatamam… Gıpırdanamıyom sancıdan… öte yanda Garagaçan bir anırıyo, bir anırıyokine, ortalık inliyo. Derkene bi pulis memuru geliveedi, Garagaçanın sesini duymasile önce ona dooru getti, eğildi, bahtı, tabancasına davrandı, alnının göbeenden Garagaçanımı urmasın mı??? Soonacııma, yolun garşı tarafına geçti, bana dooru geldi, dedikine:

– Eşeğin hali berbattı, vurmak zorunda galdım, “sen nassın ?” dedi…hadi erkeğisen kötüyüm de…

 
Yorum yapın

Yazan: 08 Kasım 2024 in Eğitim

 

Etiketler: , , , , , ,

AH 8 MART!

08.03.2024-A.Yaşar SARIKAYA

Selam olsun sırtında dünyayı taşıyan kadına !

Selam olsun göğün yarısına.

Selam olsun kavganın gülen yüzüne.

Selam olsun…

Gül olana gül kokana.

Zalime zulme siper olana

Kadına “Emekçi kadınlara”

Selam olsun…!

Ahmed ARİF

Yıllar önce işçi kadınların haklarını alma mücadelesi, bu gün “GÜN KUTLAMA” etkinliğine dönüştü. BİLKE- 2004- YILIN KADINI seçilen Nesime ÖZCÜ ile konuya başlamak istiyorum.

Nesime Özcü’nün kızı tanıştırdı bizi annesiyle. Yatılı Bölge Okulundan Sarı Saltuk Anadolu Lisesini kazanan kızımızı, okul idarecileri yardımıyla bulduk. Kızımızı köyünde ziyaret edelim dedik.

Derneğimize hediye edilen Geç Odası Takımını da götürmek istiyorduk. Dikmen uzak, nasıl götüreceğiz diye düşünürken, öğrencim Camcı İsmail KAYA ile karşılaştık. “Ben götürürüm öğretmenim” dedi. Nesime Özcü, günün 24 saatine sıkıştırdığı iş yoğunluğu ile bizi şaşkına çevirmişti.

SÜTLEK GÜNÜ etkinliğinde aile ile birlikte

Bir başkasının 30 keçisine bakıyorlardı. Bir senede yavruların yarısını almak koşuluyla. O gün bu gün derken, yavrular büyüdü, artık kendi hayvanlarına bakıyorlar. Özel Eğitim Alt Sınıf öğrencisi oğlu ve tarlaya, bahçeye, ormana koşan eşi ile yaşamlarını sürdürüyorlar. Bir kadının, sırtında bu kadar yükü nasıl taşıdığı biz düşündürse de, taşıyor ve de taşıyacaktı Nesime.

Nesime Özcü’nün kızı bu sene mühendis olarak mezun oluyor. KPSS’de kendisine başarılar diliyorum. Nesime ÖZCÜ seni de emekçi kadın kimliğinle kutluyorum.

Tüm üreten, çalışkan kadınlarımıza saygıyla, KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN.

 

Etiketler: , , , , , , , , ,