RSS

Etiket arşivi: toplum bilinci

YAPAY ZEKA! YANGINLAR BİTMİYOR GAZZE’NİN ÇIĞLIĞI DA

232.06.2024- A. Yaşar SARIKAYA

Son günlerde basın ve yayın organları ile sosyal medyanın gündemini YAPAY ZEKA konusu dolduruyor. Bu gelişmelere sevinirken, yaz sıcağında çıkan yangınlar çok üzücü. Dünyanın, İsrail ve ABD’nin el birliği ile yaptığı soykırımı görüp eli kolu bağlı hiç bir şey yapamaması da.

Yapay zeka, yangın- sel- deprem gibi afetler ve sömürge sistemi için önlem almalı diye düşünüyor insan. Toplumda gelir dağılımı dengesini kurma yollarını bulmalı, doğayı korumayı öncelikleri arasına almalı.

Bu denklem tarih boyu hiç kurulmadı, kurmak da gittikçe zorlaşıyor. Denklemler, hep kar hesabı, gelir artırımı, güçlüyü daha güçlü yapma üzerine kurulmuş. Bir kısım bu sisteme karşı çıkarken, bir kısım da küçük çıkar hesapları güderek güçlüye tabi oluyor, sistemin ekmeğine yağ sürüyor.

Binanın temelinde zayıf olan direkler güçlendirilir. Halkın her katmanı ülkeyi oluşturmaz mı? Halkın bilinç potansiyelini artırma çalışmaları önemlidir. Bunu gerçekleştirmek, işleyen sistemin gündeminde olmalıydı. Oysa sistem güçlüyü güçlü, zengini zengin, zayıfı daha zayıf yapmaktadır.

Siyasette, kendinden olmayanı gözden çıkarmak, yok saymak alışkanlığı yıkılmalı. Sosyal sınıflar arasında açılan makas, gittikçe artmaktadır. İletişimin bir yolu olmalı, halk birbirinden kopmamalı. Eskiden yaşanan komşuluklar, imeceler, sokak oyunları ve daha çok örnek verebileceğimiz değerlerimiz anımsanmalı. Bu topraklarda, tarih boyu Müslim- gayri Müslim bir arada kardeşçe yaşamıştır. Mübadelede, Sinop’tan ağlayarak ağlayan Rumlar Türklerle kucaklaşarak anılarını gittikleri yere taşımıştır.

Uygarlık için herkese görev düşüyor. Birbirimizden kopmamalı, çıkarcıların kurduğu denklemi tersine çevirmeliyiz.

 

Etiketler: , , , , , , , , , , ,

BIÇAK SAPLI DURUR GÖĞSÜNDE

06.02.2021-BİLKE

Ahmet Muhip Dranaz’ın şiiri ile yazımıza girelim dedik. Hayatın içinde her gün, belki de her an yaşadığımız gerçekleri şiirle ne güzel betimlemiş şair.

Bilmediğimiz için mi, yoksa çok bildiğimiz için mi yanlışlar ayyuka çıkıyor dersiniz? Yoksa herkesin çok iyi bildiği gerçekleri birbirimize tekrar edip duruyor muyuz? Aslında “bile bile lades” deyimi ile iç içe yaşadıklarımız.

BİTMEZ TÜKENMEZ CAN SIKINTISI

Bir bıçak saplı durur göğsünde,

Hangi su tasına uzansan boş;

Hangi pencereye koşarsan koş

Aynı siyah güneş gökyüzünde.

Aynı siyah güneş, aynı siyah,

Aynı susayış, aynı koşuş, aynı…

Of… Hep aynı şey, aynı şey, aynı şey,

Aynı, aynı, aynı, aynı, aynı…[Ahmet Muhip Dıranas]

Sorunlar, her dönemde aynı olmuş. Şair, bu gün yaşadıklarımıza da ayna tutuyor. Boşuna Ahmet Muhip Dranaz olunmuyor. Düğümlerin karmakarış olduğu noktaya parmak basıyor. Gerçek olan, bu noktayı aşmada ortak toplum bilinci geliştirebilmemiz.

Ama toplum bilinci konusunda hep sınıfta kalıyoruz. Güne birlik ve kısa vadeli çözümlere seviniyoruz. Seçtiklerimizden fabrika talep edip onu yaptırana kadar ısrar etmek yerine, 6 aylık geçici işe yerleşince seviniyoruz. Topraklarımız boş kalınca üzülmüyor, dışarıdan ithal edilen mallara seviniyoruz.

Uzun vadeli planlar yapmak konusunda çok değerli bilim adamlarımız ve iş adamlarımız var. Onları dinlemek yerine, yetki sahibi olanları yüceltmenin, kraldan çok kralcı olmanın yaygın olduğu bir dünyada yaşıyoruz.

Ata sözlerimiz eksiklerimizi bize bir bir anlatıyor.

Bal tutan parmağını yalar,

Çok söyleme arsız, aç bırakma hırsız edersin,

Tutulmayan hırsız beyden büyüktür,

 Rağbet güzel ile zenginedir

Yavuz hırsız ev sahibini bastırır,

Adamakla mal tükenmez.

Yüz verme arsız olur, az verme hırsız olur,

Zengin arabasını dağdan aşırır, fakir düz ovada yolunu şaşırır

Ağlayanın malından gülene hayır gelmez.

Zengin kesesini döver, züğürt dizini

Akılsızın şaşkını beyaz giyer kış günü.

Adamak kolay, ödemek güçtür.

Yaşadığımız toprağa borçluyuz, havaya ve suya… Kim yanlış yaparsa, görmek erdemine erişebilmeli ve yurdumuzu düşünmeliyiz.

BİLKE-BİLKE-BİLKE

 
Yorum yapın

Yazan: 06 Şubat 2021 in Genel Kültür

 

Etiketler: , , , , , , , , ,