RSS

Etiket arşivi: zeytin

SİNOP ZEYTİNİ ULUSLARARASI TIP KONGRESİNDE

17.11.2019 BİLKE

SİNOP ZEYTİNİ ESKİ DEĞERİNE KAVUŞMALI

Geçmişte Günümüze Sinop’ta Zeytin ve Zeytinyağı kültürü başlıklı sunum, İstanbul’da düzenlenen 8. Uluslararası Tıp Etiği Kongresinde, Prof.Dr. İbrahim BAŞAĞAOĞLU ve Dç. Dr. Betül BAKIR tarafından sunuldu. Kentimizin,böyle önemli bir konuda, uluslararası düzeyde temsil edilmesi  gurur vericidir.

Akademisyenlerimiz, sunumlarını İstanbul’da 15.11.2019 tarihinde gerçekleştirdiler. Daha sonra, telekonferans yöntemi ile Bilke Dernek Yönetim Kurulu Toplantısına katıldılar.

Sayın Prof. Dr. İbrahim BAŞAĞAOĞLU:” Önemli bir uluslararası kongrede sunumumuzu gerçekleştirdik. Sinoplulara Sinop Zeytini konusunu uluslararası kongreye taşıma sözü vermiştim. Bu sözümü gerçekleştirdim.

Akademisyen arkadaşım Dç. Dr. Betül Hanım ile birlikte gerçekleştirdiğimiz sunum, kongrede büyük ilgi gördü. Kongreye katılanlar arasında Sinop’a tatile gelen öğretim görevlileri de vardı. Tarihi önem taşıyan, kalkınma ile ilgili böylesine önemli bir konuyu uluslararası platforma taşıdığım için beni şahsen kutladılar. Sinop’ta Roma döneminden kalan zeytinyağı üretimi imalathanesinin (bu günün fabrikası) kalıntılarının varlığı bilinmiyordu. Sunduğumuz bilgiler Sinop turizmi ve tarihini öne çıkardı. Fotoğraflar ve sunum çok ilgi gördü, bu alanları görmek ve gezmek istediler. Sinop’ta yaptığımız araştırmalar, topladığımız bilgi ve belgeler tıp kongresine katılan akademisyenlerin beğenisini kazandı. Sinopumuz güzel bir kent, zeytin kültürünü el birliği ile yaşatmalıyız.

Sinop zeytini konusunda kongrede sunduğumuz  bilgiler, Kongre Düzenleme Kurulu tarafından basılacak Kongre Bildiri Kitabında yayımlanacak. Yayınlandıktan sonar Valilik, Belediye Başkanlığı, Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile paylaşacağız. Ayrıca bir bilgiyi daha paylaşmak istiyorum, sunduğumuz bu bildiriyi, Betül Hanım ile birlikte, uluslararası bir dergide makale olarak yayınlamayı düşünüyoruz. Projenin bilimsel tarafını gerçekleştirdik. Sinop için hayırlı olsun. Hazırlık aşamasında ekibimize yardımcı olan Sinoplulara, Sinop yerel basınımızın temsilcilerine çok teşekkür ediyorum, hepsine sevgi ve selamlarımı iletiyorum”dedi.

Daha sonra, Dç. Dr. Betül BAKIR:

“Sunumun önsözünü sizlerle de paylaşmak yerinde olacaktır” dedi:

Sinop uygarlıklar beşiği Anadolu’nun en kuzeyinde yer alan ve Karadeniz’in tek doğal liman kentidir.

M.Ö.8. yüzyılda Miletli koloni grubunun buraya yerleşerek Sinope adını vermeleri, zeytin üretimi ve ticaretini desteklemektedir. Yazılı ve arkeoloji kaynaklarına göre zeytin,5000- 6000 yıldır kullanılmaktadır.Zeytinin ve ağacının taşlaşmış fosillerine dayanarak arkeologlar Akdeniz’de M.Ö.37. 000’lere kadar vardığını tarihlendirmektedir. Bu bağlamda dönemin petrol vasfındaki zeytin ve zeytinyağının,koloni ticaretlerinde başlıca ihracat ürünleri arasında olması antic dönemlerde Sinop ve çevresini zeytin üretimine teşvik etmiştir.

Kaynaklarda Sinop Limanı, Yunan Kolonileri ve Roma Döneminde zeytin yetiştirilen bölgelerin en doğusundaki sınırı ve ihracat merkezi olarak nitelendirilmekteydi. Strabon, Kızılırmak Deltası’nın doğusundan Kastamonu ve Sinop çevresini içeren bölgeden bahs ederken “zeytin ağaçları ile kaplı ülke”demekteydi.

Karadeniz’de mikro klima özelliğe sahip Sinop ve civarında 50 000- 150 000 arasında zeytin ağacının var olduğu istatistiklerde yer alsa da günümüzde bu sayının arazilerin büyük oranda yapılaşmaya terk edilmesiyle azaldığı tahmin edilmektedir.

Ülkemizde zeytin türleri, bu günün zeytin ağacının kökenleri sayılan “olea europaea” olarak adlandırılmıştır.Avrupa kökenli yağ oranı yüksek zeytinden türemiştir. Sinop Samsun ve Kastamonu civarında yöreye has yemeklik zeytin üretimine ağırlık verilmiş, ancak bunun %2 gibi çok küçük bir oranında zeytinyağı üretimi, evlerde kısıtlı imkanlarla küçük teknelerde çıkarılarak ihtiyacı karşılamıştır.

Günümüzde özellikle Sinop şehrinde zeytin ağaçları yok olmuş,Gerze, Ayancık, Boyabat gibi ilçelerde ve kırsal kesimde düşük popülasyonda zeytin ağaçları ile varlığını sürdürmektedir.

Çalışmamaızda Sin op’ta zeytin ve zeytinyağı kültürü tarihsel boyutu ile ele alınarak, son yıllarda yore halkının bu konudaki görüş ve uygulamalarından örnekler verilecektir.

Sunum Önsözünü,BİLKE  Yönetim Kurulu ve Sinoplularla da paylaşmak istedim. Biliyorsunuz Sinop zeytini eski değerine kavuşsun, yeniden canlansın istiyoruz. Bunun için Belediyemizin aşılama alanına dikilen zeytin ağaçlarının aşılaması gündemimizde. Bahar mevsiminde uygun bir takvimde Sinop’a gelmeyi planlıyorum.Çalışmayı, aşılamada yardımcı olacak profesyonel bir arkadaşımla yürüteceğiz. Yanımızda zeytin fideleri de getirmeyi hedefliyoruz. Öncelikle aşılama alanındaki zeytinlerin aşılamasını yapacağız. Daha sonra derneğin email adresine, telefon numaralarını ve adres bilgilerini veren zeytin sahiplerinin ağaçlarının aşılamasını yapmayı planlıyoruz. Üniversitede görevliyim, çalışma takvimi konusu beni zorlasa da, özen göstereceğim.  Dilerim, Sinop zeytin ağaçları eski ününe kavuşur, çalışmalarımız bunun için, Tüm Sinoplulara sevgi ve selamlarımı iletiyorum” dedi.

Dernek Başkanımız, “Proje, Akademisyenlerimiz, Bilke ve Belediye Başkanlığı ortaklığında Ağustos ayında başlamıştı. İlk aşamada, Derneğimiz arşivinde bulunan konu ile ilgili belge, bilgi ve dokümanlar hocalarımızla paylaştık. Konu ile ilgili ilk toplantıyı dernekte gerçekleştirdik. Sinop zeytini ve zeytinyağı üretimini bilen, ailenin en son temsilcilerini bulduk. Hocalarımız, dernek yönetim kurulumuz, Sinop’ta zeytin üretiminin son temsilcileri ve konu hakkında bilgi sahibi olanlar dernekte toplantı yaptık. Sinop’ta yetişen zeytin türleri tespit edildi. Sinop eski yerli Sinop zeytin ağaçlarının araştırması yapıldı. Akademisyenlerimiz, arsa, arsa, karış karış, köy köy sahada eski Sinop zeytinlerini aradılar. Tespit edilen zeytin ağaçlarını kaydettiler.  Eski Sinop zeytininin bulunması çok önemliydi. Yaşatılması için aşılama gerekiyordu. Hocalarımızla birlikte değerlendirilmeler yapıldı ve süreç planlandı. Sonraki aşamada, Sinop Belediyesi Sinop Zeytini Aşılama Alanı belirledi ve alana zeytin ağaçları dikildi. Projenin Akademisyenlerimiz tarafından Uluslararası Kongrede sunumu gerçekleştirildi. Bundan sonra, aşamaların planlandığı gibi sürmesini hedefliyoruz. Hocalarımıza, Sinop’u uluslararası düzeyde temsil ettikleri  ve projenin başından beri öz verili çalışmaları için Yönetim Kurulu ve tüm Sinoplular adına teşekkür  ediyorum. Projenin Sinop’a hayırlı olmasını diliyoru” dedi.

Sinop, eski kaliteli, ünlü zeytinliğine kavuşsun istiyoruz. BİLKE

 

 
Yorum yapın

Yazan: 17 Kasım 2019 in sinop zeytini

 

Etiketler: , , , , ,

SİNOP ZEYTİNİNİN BİLİNMEYEN DEĞERİ

Sinop zeytininin önemini biliyor muyuz?           21 Ağustos 2019-  Yaşar SARIKAYA

Bu gün derneğimizde, Sinop için çok önemli bir toplantı gerçekleştirdik. Bilke, kuruluşundan beri yerel kaynakların bilimsel olarak kullanılması,korunması ve değerlendirilmesi konusunda farkındalık yaratmaya çalışmaktadır. Özellikle küresel ısınma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığımız şu günlerde, doğa için hepimizin bir şeyler yapması gerektiğini yazılarımızda, toplantılarımızda okurlarımız, üyelerimiz ve sevenlerimizle paylaşıyoruz.

Toplantıya, Profesör Dr. Sayın İbrahim Başağaoğlu, Doçent Dr. Sayın Betül Bakır, Sigortacı Şafak SARIKAYA, Sinop esnaflarından ve bu gün yok olan eski ada zeytinlik alanı sahiplerinden Ömer BAL, Arkeolog Mehmet SARIKAYA ve BİLKE  dernek başkanı olarak ben katıldım. “SİNOP ZEYTİNLİĞİ VE ZEYTİNYAĞI ÜRETİMİ” toplantımızın ana başlığı idi..

 

Prof. Dr. Sayın BAŞAĞAOĞLU, derneğimizin 4. HALKBİLİM ÖDÜLLERİ ULUSLAR ARASI TANITIM KATEGORİSİNDE ödüle layık bulunmuştu. Hocamızın, Sinop’ta sağlık alanında yayınlanan bir çok makale, kitap ve çevirileri vardır. BAŞAĞAOĞLU, Sinop zeytinlerinin sağlık alanında kullanımı konusuna dikkati çekti ve zeytin üretiminin yeniden yapılması için hep birlikte hareket etmemiz gerektiğini vurguladı. Sinop’ta eskiden yetişen zeytin fidanlarından, bu güne kadar yaşayanların bulunup korunmasını ve aşı için kullanılabileceğini dile getirdi.

Sinop zeytinciliği konusunda araştırma yapan Dç.Dr. B. BAKIR, Ege, Akdeniz, Adalar, Marmara, Güney Doğu Anadolu Bölgesinde üretilen zeytin,zeytinyağı; üretiminde kullanılan yöntemler, gerekli alet ve edevatlar hakkında detaylı bilgiler verdi. İlgilendiği ana konu, Sinop zeytinlerinin neden yok olduğu, kalite düzeyi, organik yöntemle elde edilen zeytinyağının asit düzeyi, eskiden zeytinyağı elde edilirken kullanılan aletlerdi. Etnoğrafya ve Sinop Müzesinde zeytincilik ile ilgili sergilenen parçaları gezip gördüklerini anlattı. Sinop zeytinleri hakkında sorular yöneltti.

Konu hakkında bilgi ve deneyim sahibi, Sinop’ta zeytinlik adı verilen alanın sahibinin torunu olan Ömer BAL, 18 yaşına kadar zeytin ürettiklerini ve organik olarak zeytinyağı çıkardıklarını anlattı ve devam etti:

Sinop’ta 3 çeşit zeytin üretirdik.

1-Yağlık zeytin: Bu zeytin küçük olurdu, bir keten çuvalı zeytinden, bir teneke yağ çıkarırdık.

2-Frenk zeytini: Bu günün iri yeşil zeytinine benzer, hem siyah hem yeşili yapılırdı

3-Yemelik zeytin: Çekirdeği ufak kendisi iri bir zeytin çeşidiydi.

Evimizin önünde, zeytinyağı çıkarırken havuz olarak kullandığımız koca taş alan ve yağın akması için yine aynı taşın üstünde açılmış oluktan akar yerleri vardı.

Sayın B. BAKIR, kullanılan taşın özelliklerini sordu. Taşın özelliklerinden, tahminime göre Sinop’ta kullanılan yöntem, en kaliteli üretimlerde kullanılan yönteme benziyor. Zaten Sinop, eski tarihlerde ticaret merkezi olduğu için, dünyanın her yerinde kullanılan yöntemleri görmemiz beklediğimiz bir durumdu. Sinoplu, coğrafyasında var olan bu değerin yok olmasına izin vermemelidir. Zeytin üretimi için herkes kolları sıvamalıdır. Resmi kurumlarla, yerel yönetimlerle, STK’larla işbirliği sağlayarak herkes işin bir ucundan tutmalıdır.

Sayın B. BAKIR, Sinopluların zeytin üretimini tekrar canlandırma konusunda el birliği yapmasını, ekosistem dengesinin buna ihtiyacı olduğunu önemle vurguladı. Resmi makamlarca konunun değerlendirilmesini, zeytinin coğrafi işaret olabileceğini,  zeytin dikiminin yapılmasını ve sonra aşılama yöntemiyle mümkün olduğu kadar çoğaltılmasının çok önemli olduğunu katılımcılarla paylaştı.

Arkeolog, Mehmet SARIKAYA,  Ayancık ilçesinden bir inşaatın harfiyatı yapılırken, altından zeytinyağı yapımında kullanılan büyük bir parçanın müzeye getirildiği bilgisini verdi. Müzede sergilenen bu parçanın özellikleri hakkında birlikte konuşuldu.

Zeytin konusunda o kadar detaylı konular gündeme geldi ki, saatin nasıl geçtiğini anlayamadık. Şafak GÜNDÜZ, BİLKE yazarlarındanım, zeytinlik ve doğa sever TARZAN konusunda derneğin sitesinde yazılarım yayınlandı. Yeni yazılarımı da hazırlıyorum, zeytinlerimizin yeniden eski günlerdeki canlılığına kavuşmasını biz de yürekten isteriz dedi.

Hocalarımız, konu hakkında yazılı kaynak olup olmadığını sordular. Ben Milli Kütüphane, Meclis Kütüphanesi arasında yol yaptığım günleri ve yılları anlattım. Evraklar arasında Ülkütaşır’ın makaleleri içinde, zeytinyağının Sinop’ta tedavi yöntemi olarak nasıl kullanıldığı anlatılıyordu. 1900 yıllarının belgelerini değerli akademisyenlere teslim ettim. Kasım ayında yapılması planlanan Tıp Kongresine bizler de katılmayı bekliyoruz.

Aynı konu üzerinde istekli, duyarlı insanlar bir araya gelince, zaman nasıl geçiyor anlaşılmıyor. Ömer BAL, yıkılan eski tekel binasının arkasında yapılan kazı çalışmasında zeytinyağı atölyesinin çıktığını anlatınca, hep birlikte kazı alanına gittik.

B.BAKIR, kazı alanında gördüklerinden çok etkilendi. Kendisi, Kaz Dağlarında zeytinlikleri olan bir aileden olduğu için ağaçlara değer veriyordu. Aileye ait olan arazilerini daha sonra satmış olmalarına rağmen, zeytinler onun için çok kıymetliydi. Zeytinyağı imalathanesi hakkında çok bilgili olduğu için kazı alanında gördüğü her ayrıntıda bize önemli bilgiler verdi.

 

Güzel bir gündü, toplantı verimli, paylaştığımız bilgiler değerli, katılımcılar  önemli insanlardı. Sinop için sonuç alınması ve sürdürülebilir olması dileğiyle.

 
Yorum yapın

Yazan: 21 Ağustos 2019 in sinop zeytini

 

Etiketler: , , , , , ,