RSS

Etiket arşivi: alışkanlık

DİDEROT ETKİSİ

26.07.2024- Kitap Yurdu

18. yüzyılda Fransa’da yaşamış aydınlanma çağı filozoflarından Denis Diderot‘un (1713-1784), çok fazla borcu birikir. Bunu duyan Rus İmparatoriçesi Katerina, Diderot’nun kütüphanesini satın alır, Diderot’ya 25 yıllık maaşını peşin öder ve kütüphaneyi kendisine tekrar hediye eder.

Artık Diderot, bütün borçlarından kurtulmuş ve rahatlamış ve bir servete sahip olmuştur. Bir gün bir arkadaşı ona kadife bir sabahlık hediye eder. (Bazı rivayetlere göre ise kendisi almıştır.) Filozof sabahlığıyla çalışma masasında şevkle çalışırken, birden bire yeni ve gösterişli sabahlığı ile çalışma masasının hiç uyuşmadığını düşünür. Ve işte her ne olursa, bundan sonra olur. Derhal, çalışma masasını değiştirip harika bir çalışma masası alır. Artık sabahlık ve çalışma masası uyumludur.

Fakat o da ne? Yerdeki eski halı, sabahlığına ve çalışma masasına yakışmıyor. Hemen servetine ve kendisine yakışacak bir halı alır. Aynı şekilde; evin koltukları, sandalyeleri, masaları, dolapları, duvar resimleri, duvar halısı, oda süslemeleri Diderot’u rahatsız etmeye başlar ve evin bütün eşyalarını değiştirir. Durumu anlaması fazla zaman almaz. Hırslarından dolayı başladığı noktaya dönmüştür.

Bunun üzerine, meşhur eseri “Eski Sabahlığım İçin Pişmanlık” adlı yazısı ortaya çıkar. Diderot, bu olayların ardından şu meşhur sözleri söyler: “Eski sabahlığımın efendisi iken yenisinin kölesi oldum.” Her satın alma kararının yenisini tetikleyerek başka bir şeyin daha satın alınmasına yol açtığı tüketim çılgınlığına “Diderot Etkisi” denir.

 
Yorum yapın

Yazan: 26 Temmuz 2024 in Eğitim

 

Etiketler: , , , , , , ,

ALIŞKANLIK TANRILARI

25.03.2023- Ayşe Yaşar SARIKAYA

Görkemli yapılar, para, makam, şan, şöhret ve güç için insanlık kendini nasıl da paralamış yıllarca. Uğruna ne canlar verilmiş, ne sevgiler feda edilmiş, ne dümenler dönmüş, hırs büyümüş, alışkanlığa dönüşmüş; ve yüceleştirilen tanrılar. Para tanrısı, makam tanrısı, inşaat …..tanrısı gibi.   

Pagan döneminde, doğa olaylarından ve tüm tehlikelerden korunmak için, insanlar tanrılara sığınırmış.  Güneş, gökyüzündeki cisimler, yeryüzü, ağaçlar, bazı mistik hayvanlar, nehirler gibi birçok tanrılara inanırmış. Kutsal ağaçlar, tepeler, deniz kıyıları ve mağaralar da onların kutsal mekanlarıymış.

Onlar mevsim döngülerini, toprak özelliğini, gök olaylarını yaşayarak öğrenmiş; toprağın verimini artırmanın yollarını aramışlar. Ve bu yol, Bereket Tanrısı inancını doğurmuş.. Böylece, bu günün küreselleşmesi tersine; doğayı incitmemeyi, onun dilince hareket etmeyi ilke edinmişler.

Günümüzde tapılan ilahların sayısı ise o kadar çok ki. İnşaat tanrısı, para tanrısı, güç tanrısı, siyasi inanç tanrısı gibi yüceleştirmeler, insanı teslim almış durumda. Ormanlar bina için kesilir, malzemeden kısılır, ucuza maledilir. Sonra, inşaat tanrısına ağaçlar, flora ve fauna kurban edilir.

Ya, Güç Tanrısına kurban edilen onur, şeref ve vicdandan akanlar. Siyasi inanç tanrıları için yol olan kurbanların sınırı bile yok. İnsanları soyutlaştırmak, yüceleştirmek ve tanrılaştırmak da cabası.  

Alışkanlıkların tanrılaşmasına izin vermeyelim.

 

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , ,